Tiroid bezi içinde gelişen, yapı olarak tiroid bezinden farklı karakterde olan yumru şeklindeki oluşumlardır. Çok küçük milimetrik olabildiği gibi dev nodüller de (örneğin 10 cm’den büyük) görülebilmektedir.
Toplumda oldukça sık görülür. Yaş arttıkça görülme sıklığı da artar.
En sık sebebi ise iyot eksikliğidir.
Tiroid nodülleri genellikle hiçbir şikayete sebep olmaz, tesadüfi olarak başka sebeplerle yapılan ultrasonografi veya tomografiler sırasında saptanırlar.
Nodül eğer çok büyükse bası bulgularına sebep olabilir. Bunlar nefes darlığı ve yutma güçlüğüdür. Yine kişinin eline gelebilir, yutkunduğu zaman boyunda görünür hale gelebilir. Tiroid nodülüne bağlı ses kısıklığı pek rastlanılan bir durum değildir. Çok çok nadiren bazı tiroid kanserlerinde nodül çok büyümüş ve ses tellerine yayılmışsa ancak o zaman karşılaştığımız bir şikayet olur.
Nodüllerin yapısı, büyüklüğü, kanlanmasının olup olmadığı, etraf dokularla ilişkisinin olup olmadığı konularında ultrasonografi bize değerli bilgiler verir. Nodülün iyi veya kötü huylu olup olmadığı konusunda ise ultrasonografi yetersiz kalır. Eğer ultrasonografideki bazı özellikler bize kötü olabilir şeklinde bir fikir veriyorsa yani riskli nodüller varsa mutlaka ultrasonografi eşliğinde ince iğne ile biyopsi yapmak gerekir. Buna tiroid ince iğne aspirasyon biyopsisi (TİİAB) denir.
Tiroid nodüllerinin çok büyük kısmı tedavisiz takip edilir. Biyopsi sonucuna göre de eğer kanser şüphesi veya kanseri düşündüren bulgular saptanmışsa ameliyat önerilir. Ameliyatın türü ve genişliği de nodülün özelliklerine göre değişir.
Kötü huylu olmayan ancak büyük olduğu için kişiye rahatsızlık veren bazı nodüllerin tedavisi için laser, radyofrekans yöntemleri ya da nodül içine alkol vs gibi maddeler uygulanabilir.