Topuk kemiği ile taban arasında oluşan ve adı gibi diken batması hissi veren topuk dikeni ağrılı bir hastalıktır. Her adımda kişilerin hayat kalitesini düşüren bu ortopedik rahatsızlıktan kolay uygulanan tedavi yöntemleri ile kurtulabilirsiniz. Topuk dikeni nasıl geçer? Sizler için cevapladık.
Topuk dikeni, ayak tabanında kalkenaus adı verilen kemikte kalsiyum birikintilerinin yaptığı sivri bir yapıdır. Bu durum altta yatan bir hastalıktan veya kendiliğinden oluşabilir. Genellikle hasta sabah ayağını yere ilk bastığı zaman ya da uzun bir süre oturduktan sonra yere bastığında diken batması gibi bir ağrı hissedebilir.
Topuk dikeni genellikle ayağın alt kısmında bulunan ve topuk kemiğini parmaklara bağlayan plantar fasya (kalın doku bandı) iltihaplanması ile oluşur. Topuk arkasındaki diken oluşumu ise aşil tendonunun iltihaplanması ile gelişebilir.
Genellikle plantar fasyanın, yumuşak doku tendonlarının veya kasların gerilerek birkaç kere yırtılması ile o bölgede kalsiyum birikmesine neden olur. Bu birikim ise o bölgede sivri bir yapı olan topuk dikenine neden olur. Bunun dışında kalan topuk dikeni sebepleri şu şekildedir:
Topuk dikenine neden olabilen bazı hastalıklar ise şunlardır:
Topuk diken belirtileri arasında en yaygın görülen şikayet, özellikle sabahları oluşan aralıklı ağrı ve acı hissidir. Gün içinde hareket ettikten sonra bu ağrı kaybolabilir. Fakat kişi uzun süre hareketsiz oturduktan sonra ilk adımında tekrar ağrı hissedebilir. Bu ağrı kesik kesik sancı şeklinde de gelişebilir.
Topukta diken oluşumuyla birlikte iltihaplanma da meydana gelirse, koşarken şiddetli bir ağrı olabilir. Bu ağrı o bölgedeki yumuşak dokunun yaralanması sonucu oluşur. Topuk dikeninde oluşan diğer belirtiler ise şu şekilde olabilir:
Topuk dikeninde bazı bireylerde bu şikayetler oluşabileceği gibi bazı kişilerde ise hiçbir belirti göstermeyebilir.
Hasta yukarıda saydığımız belirti durumlarını yaşadığı zaman klinik ortamda ayak röntgeni çekilerek topuk dikeni olup olmadığı anlaşılabilir. Net bir tanı koymanın tek yolu ancak bu çıkıntılı kemiğin görüntülenmesidir. Hiçbir belirti göstermeyen hastalarda ise ancak başka bir sebeple görüntüleme yapılması sonucu bulunabilir.
Topuk dikeni tedavisinin önceliği ayağa yüklenen basıncı azaltmaktır. Bu sayede doku iyileşmesi sağlanarak ağrı ve iltihaplanma kontrol altına alınır ve doku esnekliği artar.Tedavide ilk olarak cerrahi yöntemlere başvurulmayabilir. Bu yüzden hekim, hasta için günlük hayatta uygulaması gereken bazı tedbirler sunar. Bu uygulamalar şu şekildedir:
Alınan bu tedbirler topuk dikeni tedavisinde yeterli kalmaz ise yapılabilen tıbbi müdahaleler şöyledir:
Ayrıca topuk dikeni iltihaplı artrit şeklinde olmuşmuşsa, altında yatan hastalıkların tedavisinin yapılması gerekebilir.
Dilerseniz konu ile ilgili videomuzu izleyebilirsiniz.